Padişahın bile arkasından kılıç sallarlar.
Kendisinden çekinilen kimselerin yüzüne karşı
bir şey diyemeyenler onu arkasından
çekiştirirler, hakkında atıp tutarlar. Çünkü
hasmı karşısında değildir, arkasından konuşmak
da kolaydır.
Papaz her gün pilâv yemez.
İnsanın önüne her zaman aynı nitelikte elverişli
bir imkân çıkmaz. Çünkü şart, zaman ve imkânlar
sürekli değil, değişkendirler.
Para ile imanın kimde olduğu belli olmaz
(bilinmez).
İman her şeyden önce içsel, yani kalbî bir
olaydır. İnsanların imanlarını sözle dile
getirmeleri mümkünse de, bunu çıkar için yapıyor
olabilirler. Dolayısıyla gerçekten kimin iman
ettiğini bilmemiz imkânsızdır. Para için de aynı
şey söz konusudur. Kimse kolay kolay parasının
olduğunu söylemez, gizleme yoluna gider. Kimi
cimri olan ve yoksul bir hayat yaşayan
insanların çok zengin, kimi cömert ve eli açık
insanların da parasız olduğu çok görülmüştür. Bu
bakımdan para ile imanın kimde olduğu pek
bilinmez.
Paranın yüzü sıcaktır.
Para çekicidir ve öyle kolayca geri çevrilemez.
Çünkü paranın gücü, pek çok maddî sorunu
halleder. Bu sebeple insanlar parayı görünce
gevşer, ona kavuşma isteği duyar, kendisinden
istenen işi de kolayca yapma eğilimi gösterir.
Para parayı çeker.
Elde para bulunursa onunla yeni paralar
kazanılır. Bilinen o ki, pek çok işte sermaye
şarttır. Sermayen ne kadar çoksa, o kadar büyük
iş yapar ve o kadar da çok kazanırsın.
Parayı veren düdüğü çalar.
Para harcayan kimse istediğini elde edebilir. İş
yapabilir, yaptırabilir; satın alabilir,
aldırabilir; hemen her istediği maddî şeye
kavuşması mümkündür.
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir.
Bir iş, durum ya da olayın nasıl sonuçlanıp
sonuçlanmayacağı şimdiki gidişinden anlaşılıp
belli olur.
Pilâv yiyen, kaşığını yanında (belinde) taşır.
Bir şeyden yararlanmak isteyen kişi, bunun için
gereken aracı eli altında bulundurmalıdır.
Pilâvdan dönenin kaşığı kırılsın.
Yararlı bir şeyi elde etmek isteyen insan sonuna
kadar uğraşıp didinmeli, direnmeli ve mücadele
etmekten kaçınmamalıdır.
Püf demeye dudak ister.
Bir şeyi yapmak için kuşkusuz bilgi, beceri ve
araç oldukça önemlidir. Ancak bunlardan da
önemlisi o işi yapma isteği, gücü ve
cesaretidir. Bunlar olmadan işin başarıya
ulaşması zorlaşır.
|
|